skip to main |
skip to sidebar
John Ronald Reuel Tolkien (3 Ocak 1892 – 2 Eylül 1973)
Ön Tanıtım
J.R.R Tolkien 1925 ve 1945 yılları arasında, Oxford’da Anglo-Sxon dili
proesörlüğü görevini sürdürmüş ve 1945 ve 1949 yılları arasında ise Oxford
İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümü başkanlığı yapmıştır. Kendisi daha çok The
Hobbit ve Yüzüklerin Efendisi’nine yazarı olarak tanınmıştır. Kendisi, aşırıcı
bir din olan “Roman Katoliği” dinini benimsemiştir. J.R.R Tolkien, edebi
yazıları ve kişiliği açısından tarihe damgasını vurmuş en muhteşem yazarlardan
birisidir. Aynı zamanda Modern Fantastik Edebiyat’ın babası olarak bilinir..
“The Inklings” olarak bilinen edebi tartışma grubunda en yakın arkadaş olan
C.S.Lewis ile birlikte edebi tartışmalara girerek, kendisini sürekli geliştirme
imkanı bulmuştur.. Tolkien 1. Dünya savaşı sırasında cephe gerisinde aldığı
görevler esnasında sonradan Middle Earth'de yaşayacak olan Elf’lerin dili olan
ve ortak dil olarak kabul edilen Quenya ve Sindarin dillerini tasarlamaya
başlamıştır. Quenya ve Sindarin tamamen kendine ait sözcükleri ve gramer yapısı
olan, başka bir dilin bir şekilde kodlanması ile yapılmış ve dünya’da olmayan
bir dildir. Ayrıca Quenya ile birlikte Tolkien'in zihninde çok çok öncelerinin
dünyasını oluşturma fikri de başlamıştır.
J.R.R Tolkien’ın yayınlamış olduğu The Hobbit ve Yüzüklerin Efendisinden
sonra oğlu Christopher tarafından, babasının kendisine bıraktığı notları
derleyerek “The Silmarillion”u yayınlamış ve Arda ve Orta Dünya bir
mitoloji’ye dönüşmüştür. “The Silmarillion” Arda ve Orta Dünya ile ilgili
yaşanan olayların geçmişini anlatmaktadır ve bu eserle birlikte J.R.R
Tolkien, “Modern Fantezi Edebiyatının Babası” olarak tanınmasına olanak
sağlamıştır. Daha sonra oğlu Christopher Tolkien’in, babasının derleme
yazılarından oluşturduğu diğer edebi eserlerle de J.R.R Tolkien’ın kalıcı
olması ve popülaritesini artırmasını sağlamıştır.. Ayrıca J.R.R Tolkien’ın
çocuklarına anlattığı ve sonradan eser olarak karşımıza çıkan kitapları ise Arda
ve Orta Dünya ile ilgisi olmasa da, J.R.R Tolkien’ı tanımak ve onu anlamak için
okunmalıdır..
J.R.R Tolkien’ın Ailesi ve Soyu
J.R.R Tolkien ve ailesi’nin soyu Almaya’da ki etnik gruplardan biri olan
Saksonya soyuna dayanmaktadır. Ailesi 18. yüzyılda İngiltere topraklarına
yerleşmiş ve hızla İngilizleşerek bu ülkede yaşmaya başlamışlardır. J.R.R
Tolkien’ın babası olan Arthur Reuel Tolkien’ın babası ise daha çok esnaf
ve zanaatkarlıkla uğraştığı bilinmektedir.. Tolkien soyadı, Tollkiehn
kelimesinden gelmektedir ve İngilizceye geçmiştir. Aslı ise Almanca’ya
(tollkühn) dayanmaktadır. Anlamı ise ingilizce de dull keen “delirmiş, delice –
cesur, mert ” anlamına gelmektedir..
J.R.R Tolkien’ın Çocukluğu
J.R.R Tolkien 3 Ocak 1892’de Güney Afrika’nın Bloemfontein eyaletinde
hayata gözlerini açmıştır.. Annesinin adı “Mabel” (kızlık soyadı Suffield) olan
ve bankacı olan babasının adı ise “Arthur Reuel Tolkien”dır. J.R.R Tolkien’ın
aynı zamanda bir erkek kardeşi vardır ve adı “Hilary Arthur Reuel Tolkien”dır.
Hilary, J.R.R Tolkien’den 2 yaş küçüktür ve 17 Şubat 1894 yılında doğmuştur.
J.R.R Tolkien Afrika - Bloemfontein’da yaşarken büyük bir örümcek tarafından
(Tarantula) ısırılmıştır ve bu olay ileri de yazacağı bir çok eserinde “Orta
Dünya ve Arda diyarında” farklı şekilde karşımıza çıkacaktır.. J.R.R Tolkein’ın
3 yaşlarında iken, erkek kardeşi “Hilary” ve annesi “Mabel” ile birlikte aile
ziyareti için İngiltere’ye gitmiştir.. J.R.R Tolkien’ın babası ise kendilerine
katılamadan “Ateşli romatizma” hastalığı yüzünden hayata gözlerini yummuştur.
Bu olay sonrası ise ailesinin gelirsiz kalmasından dolayı annesi “Mabel” Hilary
ve J.R.R Tolkien’ı, büyükbabası ve büyükannesi ile yaşamak için
Birmingham’a götürmüştür. Bir süre Birmingham’da yaşayan Tolkien ailesi 1896
yılında, Sarehole ve oradan da Worcestershire’ye yerleşmişlerdir.
J.R.R. Tolkien ve Hilary
J.R.R Tolkien, Sarehole ve Worcestershire’da keşfetmeyi, gözlemlemeyi ve
etrafında yaşadıkları olayları kendi kafasında kurgulamayı öğretmiştir..
Özellikle de teyzesinin çiftliğinin adı olan “Bag End” (Çıkın Çıkmazı) , Hobbit
ve Yüzüklerin Efendisinde yer edinmiş, etrafında gördüğü her ayrıntıyı ise bir
şekilde eserlerine yansımıştır. Sarehole'da Tolkien'i etkileyen sadece yemyeşil
doğası değildi. Köy yakınındaki Moseley Bataklığı, kardeşi Hillary ile her
zaman oynamaya gittikleri Cole Bank Road değirmeni ve devamlı kendilerini
kovaladığı için "Beyaz Ogr" adını taktıkları değirmencinin oğlu da
J.R.R Tolkien üzerinde derin izler
bırakmıştır.
J.R.R Tolkien’ın annesi “Mabel” iki oğlunu da kendisi eğitmiş ve J.R.R
Tolkien’e botanik sanatını öğretmiştir. Bu sanat J.R.R Tolkien’e bitkilere
karşı, gerek görünüşte, gerekse his kazanmasında olsun Tolkien’da büyük bir haz
uyandırmıştır. Bu olay daha sonradan ise “Ağaçsakal” ve “Kuyutorman” olarak Orta
Dünya’da yerini almıştır..
J.R.R Tolkien resim yapmayı, ağaç ve doğa resimleri çizmeyi çok severdi
lakin en sevdiği alan dil dersleri idi. Annesi “Mabel” ise bunu fark ettiğinde
ise kendisine küçük yaşından itibaren “Latin Dilinden” parçalar vermiştir. 4
yaşlarına geldiğinde Tolkien okuyabiliyor ve 5 yaşlarında ise yazmaya başlar
hale geldi.
J.R.R Tolkien, Birmingham'daki King Edward's Okulu'na başlayınca aile bir
kez daha taşınmak zorunda kaldı ve J.R.R Tolkien yeni taşındıkları Olver Road'a
yakın olan St. Philips okuluna verildi. Bir yıl sonra burs kazanınca tekrar
King Edward's Okulu'na döndü. King Edward's Okulu'nda iken Tolkien'ın dillere
büyük yatkınlığı olduğu ortaya çıktı ve bu dönemlerde Tolkien kendine ait bir
dili tasarlamaya başladı. Böylece Elf dillerinin temelleri atılmıştı. Daha
sonra ise Oxford’da ki “Exter Collage”de eğitim görmeye başladı..
Annesi, ailesinin inancı olan “baptist” inancına karşı koyup Roman
Katolikliği’ne geçti. 1904 yılında da Annesi “Mabel” şeker hastalığı yüzünden
hayata gözlerini yumdu. Bu sırada, Tolkien on iki yaşındaydı ve bu olay
sonrasında annesinin hep inancı uğruna öldüğünü hissetti.. Yaşamının geri
kalanı kısmında ise “Katolik İnancı” onda derin izler bıraktı.. Ayrıca J.R.R
Tolkein’ın sağlam inancı, arkadaşı olan C.S. Lewis’in Hıristiyanlığı seçmesinde
büyük bir rol oynadı ama C.S. Lewis’in Hristiyanlık inancında ki “Katolik”
mezhebi yerine, daha ılımlı olan ve Protestanlık ile Katolik inancının
ortası olarak görülen “Anglikanizm”i benimsemesi, kendisinde hep rahatsızlık
yarattı.
J.R.R Tolkien’ın öksüz kalması hayatının geri kalanında ise
Birmingham’ın Pederi “Francis Xavier Morgan” tarafından yetiştirildi. Bu
bölgede Victorya dönemine ait kuleler, kaleler ve yapılar mevcuttu..
Çocukluktan delikanlılık yıllarına geçerken Ronald'ı etkileyen iki büyük yapı
vardı oturdukları Birmimgham kentinde. 29 metrelik Perrott's Folly kulesi o
yıllara göre olağanüstü büyüklüğü ile J.R.R Tolkien'ın beynine kazınmıştı. Daha
sonralar ise bu kule ve mimari yapılar “Arda Diyarında” yerini alacaktı. Bir
başka önemli kısım ise orta çağ ressamı olan “Edward Burne-Jones’un”
resimlerine hayran olmasıydı. Daha sonraları ise Pre-Raphaelite Kardeşliği’ni
takip etmeye başladı.. Bu sanat anlayışı ise “Sanat için Sanat” olarak eserler
sunmaktaydı..
J.R.R Tolkien’ın Gençlik Yılları
J.R.R Tolkien, 16 yaşındayken hayatını değiştirecek bir olay oldu ve
hayattaki tek gerçek aşkı olan ve kendisinden 3 yaş büyük olan Mary Edith ile
tanıştı ve ona aşık oldu. Peder Francis, onunla buluşmasını, konuşmasını,
mektup yoluyla kendisine ulaşmasını 21 yaşına kadar yasakladı. J.R.R Tolkien
ise bu yasağa uymak zorunda kaldı..
19 yaşlarına geldiğinde Tolkien ve 3 arkadaşı, (Rob Gilson, Geoffrey Smith
ve Christopher Wiseman) gizli bir grup kurdular. Çay Partisi ve Barrovian
Topluluğu olan bu grubun adı grup üyelerinin, okula yakın bir mesafede olan
“Barrow’s Stores” ve Okulun kütüphanesinde içmekten bir türlü vazgeçemedikleri
“Çay” baz alınarak konmuştu. J.R.R Tolkien bu okuldan ayrıldıktan sonra,
üyeler birbirleriyle iletişimi kesmesi gerekti ama 1914’te, grup üyelerinden
olan Christopher Wiseman’ın evinde, Londra’da bir “Konsey” topladılar. J.R.R
Tolkien’a göre, bu konseyde yaşanan toplantının sonucu, şiir yazmaya verilecek
olan bir özveriyi sağlamaktı.
J.R.R Tolkien’ın Ergenlik Yılları ve Mary Edith ile Tanışması
J.R.R Tolkien 21 yaşına geldiğinde Peder Francis’e vermiş olduğu söz
bitmişti. Doğum gününün olduğu akşam ise J.R.R Tolkien, Mary Edith’e aşkını
ilan eden bir mektup yazdı ve onunla evlenmek istediğini söyledi.. Mary
Edith’den kendisine gelen cevapta ise bir başkası ile nişanlandığını ve J.R.R
Tolkien’in kendisini unuttuğu yazıyordu.. Bu mektuplaşmaların sonucu Mary Edith
ve J.R.R Tolkien buluşma kararı aldı. Ağaçların gölgesinde ki köprülü bir tren
yolunun altında buluştular ve aşkları orada ölümsüzleşti. O günkü yaşanan
olaylarda Mary Edith ormanda dolaştıkları gün onun için dans etmiş ve bu dans
genç J.R.R Tolkien'i çok etkilemiştir.. Bu olay ise ileri de yazılacak olan
“Beren ve Luthien” hikayesi olarak “Orta Dünya”da yerini alacaktı..
O gece yaşanan olaylardan Mary Edith nişanı attı ve J.R.R Tolkien ile bir
ömür boyu yaşamaya karar verdi. Genç çiftlerimiz nişanlanmaya karar verdiler
ve Ocak 1913’te Birmingham’da nişanlandılar..
J.R.R Tolkien 1914 yılında ise Cornwall’a ziyarete gitti ve buradaki kıyı
şeridinden ve derin denizden çok etkilendiği söylenir.. Bu sırada ise
Mary Edith ile mektuplaşmaya devam etmektedir..
O mektuplaşmalardan bir kesit :
”Sevgili Edith'im,
Evet, geçtiğimiz cumartesi elime ulaşan kartına hem çok şaşırdım, hem de
çok üzüldüm çünkü benim kartım sana muhtemelen daha sonra ulaşacaktı. Bana
harikulade mektuplar yazıyorsun, ama buna aynı şekilde karşılık verememek beni
kahrediyor, sanki asırlardır iki satır yazı yazmamışım gibi geliyor. / Exeter
College, Oxford – Ekim 1914 – J.R.R Tolkien“
1915 yılında ise J.R.R Tolkien, Oxford’dan İngiliz Dili’nden birincilikle
mezun oldu. Arkasından da “Mary Edith” ile 22 Mart 1916 yılında da evlendiler..
J.R.R Tolkien’ın Sonraki Yılları ve 1. Dünya Savaşı
J.R.R Tolkien aynı yıl içinde birinci Dünya Savaşı için orduya katılmak
zorunda kaldı ve kendisi on birinci bölükte, ikinci subay “teğmen” olarak görev
yapmaya başladı.. On birinci bölük 1916’da Fransa’ya gitmekle görevlendirildi
ve J.R.R Tolkien burada, Somme Savaşı’na katıldı.. Bu savaş sırasında, iletişim
görevlisi olarak hizmet etti ve şifreleri kırmakla görevliydi.. Tarihler 27
Ekim’i gösterdiğinde ise “Siper Ateşine”a yakalandı ve 8 Kasım’da İngiltere’ye
“yaralı” olarak geri gönderildi. Bu olay sırasında Orduda bulunan bir çok
arkadaşı ve hatta iki yakın dostunu da kaybetti.
J.R.R Tolkien iyileşme sürecine girdiğinde ise ileri de “Kayıp Öyküler
Kitabı” halini alacak olan eseri kaleme almaya başladı. Bu seriye ise,
“Gondolin’in Düşüşü” ile başladı ve tarihler 1917 ve 1918 yıllarını
gösterdiğinde ise çeşitli kamplarda hizmet verebilecek kadar iyileşmişti. Daha
sonra ise yeniden orduya katıldı ve teğmenliğe terfi etti. Bu dönemler
içerisinde J.R.R Tolkien ve Mary Edith’in ilk çocukları olan John Francis
Reuel (17 Kasım, 1917 – 22 Ocak 2003) hayata gözlerini açtı.
Bu yıllarda J.R.R Tolkien, Kingston’da görevli iken eşi Mary Edith ile,
Ross kenarlarında gezintiye çıkmışlar ve Edith orada dans etmeye başlamıştır..
J.R.R Tolkien’e ise bu olay ilk buluştukları günü hatırlatmış ve ileri de
kaleme alacağı “Beren ve Lúthien’i” unutulmaması gereken bir anı olarak aklına
kazımıştır..
Not: Bazı insanlar “Beren ve Luthien” hikayesinin başlangıçını, Rose’de ki
“bu olay” ile başladığını kabul etmektedir..
Savaşın Bitmesi ve Akademik Kariyer :
J.R.R Tolkien Birinci Dünya Savaşı sonrası ilk olarak Oxford İngilizce
Sözlüğü kısmında çalışmalar yaptı. Yıllar 1920’yi gösterdiğinde ise Leeds
Üniversitesinde “İngiliz Dili” bölümüne girdi. Yine bu yıllarda ise J.R.R
Tolkien’in ikinci çocuğu olan Micheal Hilary Reuel (Ekim 1920-1984) hayata
gözlerini açtı. 1924 yılında Leeds Üniversitesinde Profesör oldu. Yine aynı yıl
ise ileride tüm dökümanlarını kendisine bırakacağı Christopher John Reuel
Tolkien (1924) hayata gözlerini açtı.. Yıllar 1925’i gösterdiğinde ise J.R.R
Tolkien tekrar Oxford’a döndü ve Pembroke’de Anglo-Saxon dili profesörü olarak
görev yapmaya başladı.. Bu dönemde ise ilk çeviri kitabı olan “Sir Gawain ve
Yeşil Şövalye” kitabı yayınlandı. 1929 yılında ise son çocuğu olan Priscilla
Anne Reuel Tolkien hayata gözlerini açtı..
J.R.R Tolkien Pembroke’ta geçirdiği günler boyunca Hobbit’i ve
Yüzüklerin Efendisi’nin ilk iki cildini yazdı.
Beowulf
J.R.R Tolkien’ın çalışmaları arasında 1936 yılına ait “Beowulf: Canavarlar
ve Eleştiri” isimli araştırma çalışmasında bulunmuştur. Bu çalışmaların
etkisini ise Yüzüklerin Efendisi serisinde göstermiştir.. J.R.R Tolkien’ın
yapmış olduğu bu çalışmalar, dönemin önemli insanlarından biri olan Lewis E.
Nicholson’un dikkatini çekmiş ve J.R.R Tolkien tarafından yazılan makalenin
“Beowufian” eleştirisinde çok önemli bir dönüm noktası olarak görmüş ve bunu
geniş çapta kabul gördüğünü dile getirmiştir. 1937 yılında ise “The Hobbit”
yayınlanmıştır.
İkinci Dünya Savaşı Dönemleri :
J.R.R Tolkien yaşamına devam ettiği dönemlerde yıl 1939’u gösterdiğinde
Almanya, Polonya’yı ele geçirdi ve Naziler Yahudilere karşı vahşet
kampanyalarına başlamıştı. Bu yıllarda (1938 – 1939) J.R.R Tolkien ''Yaprak
Çizen Niggle'' yazmaya başlar. Arkasından da “Peri Hikayelerine dair” isimli
bir konferans verir. Aynı yıl ise İngiltere savaşa girmiştir.. Bu dönemde aynı
zamanda J.R.R Tolkien bir el yazması yazmaya da başlamıştır. Bunun adı
LOTR’tur.. J.R.R Tolkien’i en çok üzen ise oğulları da savaşa katılmıştır
ve J.R.R Tolkien’in inandığı her şey kendince yıkılmaya başlamıştır.. 2. Dünya
Savaşı içinde olması ve oğlu Christopher’ın da savaşta olması J. R.R Tolkien’i
derinden etkilemiştir..
İkinci Dünya Savaşı Sonrası :
J.R.R Tolkien 1945 yılında, Metron Koleji’nde İngiliz Dili ve Edebiyatı
bölüm başkanı olarak göreve başlamış ve bu görevini de 1959 yılında emekli
olana kadar devam ettirmiştir. J.R.R Tolkien, Yüzüklerin Efendisi’ni, eserle
ilgili ilk notlarını yazmaya başladıktan on yıl sonra, 1948 yılında
tamamlamıştır.
Yıllar 1950’yi gösterdiğinde oğlu John Francis’le uzun akademik tatillerini
birlikte geçirmiştir. Bu dönemde J.R.R Tolkien, İngiliz kasaba kesimini
yuttuğunu düşündüğü endüstrileşmeye karşı da büyük bir hoşnutsuzluk
görmekteydi. Bu düşüncesi de Yüzüklerin Efendisi’nde Shire’ın endüstrileşmeye
uğramasında da kendini hissettirmişti.
Yine aynı dönemlerde eşi Mary Edith’in de tanıdığı “W.H. Auden”la yakın
dost olan J.R.R Tolkien, W.H Auden’in Yüzüklerin Efendisi’ne olan hayranlığıyla
başlamıştı: Hepsinden önemlisi W.H Auden, Yüzüklerin Efendisi’ni öven
insanların arasında ilkler arasında yer alıyordu. J.R.R Tolkien ise W.H
Auden’in ona çok destek verdiğini söylemekteydi.
J.R.R Tolkien’in Emeklilik dönemleri ve Vefat
J.R.R Tolkien’ın 1959 yılında emekli olmuştur ve ölüm tarihi olan 1973
yılına kadar, sürekli artan ve giderek popüler biri haline gelmiştir. Hobbit’in
yayınlanmasına ilave olarak 1965 yılında LOTR'un Amerika Birleşik
Devletleri'nde yayınlanması ile her şey daha da karışık bir hale gelmiştir..
Amerikalılar’ın özellikle de genç nüfus’u J.R.R Tolkien’in romanı çok sevmiş ve
hızla “kült” bir roman olmasını sağlamıştır.. Eserlerinde ki kitap satışlarında
ki kar o kadar fazla duruma gelmiştir ki, J.R.R Tolkien daha önce emekli
olmadığına pişman olmuştur.. İlk dönemlerde okuyucuları tarafından kendisine
gelen mektuplardan memnun olsa da, daha sonraları bu konuda rahatsız olmaya
başlamıştır..
Yine aynı dönemlerde okuyucularının ilgisi yüzünden ev telefonunu bile
kapatmak zorunda kalmış ve sonunda da, eşi Mary Edith ile birlikte, güney
sahilindeki Bournemouth’a yerleşmiştir. Yıllar 28 Mart 1972 yılını
gösterdiğinde ise Kraliçe 2. Elizabeth tarafından CBE’ye layık görülmüştür..
29 Kasım 1971 yılında ise J.R.R Tolkien’ın “Luthien’i olan eşi Mary Edith
82 yaşında hayata gözlerini yummuştur. Bu olaydan sonra J.R.R Tolkien, Lúthien
ismini “Mary Edith”in mezar taşına yazdırdı. Bu olaydan sonra J.R.R Tolkien 22
Kasım 1971 tarihinde Oxford'a geri döndü ve Merton Fakültesi kendisine tahsis
edilen eve yerleşti.. Eşi Mary Edith’in ölümünden 21 ay sonra da, 2 Eylül 1973
yılında da, J.R.R Tolkien, 81 yaşında hayata gözlerini yumdu. Vefat etmeden
önce ise mezar taşına da “Beren” isminin yazılmasını vasiyet etti.. Şuan hala
Mezar taşlarında şu şekilde yazmaktadır...
Mary Tolkien, Lúthien, 1889–1971
John Ronald Reuel Tolkien, Beren, 1892–1973
J.R.R Tolkien’in Eserleri Hakkında :
J.R.R Tolkien Birinci Dünya Savaşı sırasında ki yaralanmasından iyileşme
sürecine kadar kaleme aldığı “Kayıp Öyküler Kitabı” ile birlikte daha sonra da
devam edecekti.. Bu eserde, en önemli iki eser ise, Kendisini gördüğü “Beren ve
Lúthien’in öyküsü” ve “Túrin’in” öyküsüdür. Kaleme aldığı bu iki öykü
daha sonra daha da uzun ve nazım halleriyle, ‘Beleriand Toprakları’ adlı eserde
yer alacaktı. J.R.R Tolkien bu şiirleri baz alan mitolojiye ilişkin kısa bir
özet yazmayı düşünüyordu ama daha sonra bu çalışma, bizim bildiğimiz şekliyle
oğlu tarafından yayınlanacak olan Silmarillion’a dönüşecekti. J.R.R Tolkien
Silmarillion’u daha önce üç kere yazmaya başlamış ama tam olarak asla hiç
bitirip yayınlayamamıştı. J.R.R Tolkien’in hedefinde ise Yüzüklerin Efendisi
ile birlikte yayımlamak vardı. Bunun nedeni ise savaş sonrası dönemde kitap
yayınlama fazlaca pahalı bir duruma dönüşecekti. Bu durum da, altı kitap
yerine, Yüzüklerin Efendisi’nin üç kitap halinde yayınlanmasına neden olmuştur.
Yüzüklerin Efendisi’nde anlatılan olayların yer aldığı çalışma ise ‘Orta-Dünya
Tarihi’ olarak adlanacaktı. 1936 yılından itibaren, J.R.R Tolkien çalışmasını
genişletmeye başladı ve ‘Númenor’un Düşüşü’ adlı öyküsünü ele almaya başladı. Bu
öykü de ise Atlantis’ten esinlemeleri olmuştu.
J.R.R Tolkien, büyük ölçüde Alman ve Norse mitolojilerinden ve Anglo-Saxon
edebiyatından fazlasıyla etkilenmişti. Ayrıca Yunan, Fin mitolojisi ve İncil
de, J.R.R Tolkien’a ilham veren yapıtlar arasında yer almaktaydı. J.R.R
Tolkien’in hikayelerinde ki esas kaynaklar ise, Beowulf, Poetic Edda,
Kalevala, Volsunga Efsanesi ve Hervarar Efsanesini içermekte olduğu
söylense de kesinlik arz etmemektedir. J.R.R Tolkien’in kendisi de,
Oedipus’u, Homer’ı ve Kalevala’yı bazı eserlerinin çıkış noktası olarak ele
aldığını itiraf etmiştir. Daha da önemli bir etken ise Kral Alfred’in
Anglo-Saxon versiyonu olan “Boethius’un Consolation of Philosophy”si
oluşturmaktadır. Bu eser ise daha çok Lays of Boethius olarak da bilinmektedir.
Yüzüklerin Efendisi’nde ki Ağaçsakal, Elrond ve Frodo gibi karakterler bu
duruma birer örnek oluşturmaktadır.
J.R.R Tolkien bu mitolojik kurguları oluşturmasının yanında kendi
çocuklarına, onları eğlendirmek için hikayeler uydurup anlatmaktan da çok büyük
bir zevk alıyordu. Her yıl mutlaka yazdığı “Yılbaşı Mektupları” daha sonra ise
“Noel Babadan Mektuplar” olarak karşımıza çıkacaktı. J.R.R Tolkien’in diğer
hikayeleri ise şunlardır: Roverandom, Mr. Bliss, Smith of Wootton Major,
Ham’li Çiftçi Giles ve Leaf by Niggle. Roverandom ve Smith of Wootton Major,
tıpkı Hobbit gibi, oluşturduğu mit’ten esintiler almışlardır. Otobiyografik
özellikler taşıyan eseri ise Leaf by Niggle’dır. Bu hikayede ise Niggle, bütün
bir ağaç oluşturana kadar, teker teker yaprak boyamaya devam etmektedir.
J.R.R Tolkien, yazmış olduğu kurgusal hikayelerinin bu kadar çok popüler
olacağını hiç tahmin edememişti. Ayrıca çocukları için yazdığı Hobbit’in
yayınlanmasında, C.S. Lewis’in büyük ısrarları olmuştu lakin, kitap çocukları
olduğu kadar, yetişkinleri de etkiledi ve yeteri kadar popülarite’ye
ulaştığında yayınevleri Tolkien’dan devamı niteliğinde başka bir kitap
yazmasını istemiştir.
J.R.R Tolkien bu teklife çok fazla sıcak bakmasa da, daha sonra 3 ciltlik
halde yayınlanacak olan Yüzüklerin Efendisi’ni kaleme almaya başladı.
Yüzüklerin Efendisi’nin tamamlanması on yıldan fazla sürdü ve The Inkling’lerin
desteği, özellikle C.S. Lewis’in desteği, Tolkien için çok önemliydi. Bu sırada
da, Lewis, kendi Narnia Günlükleri ile ilgileniyordu. Hem Hobbit, hem
Yüzüklerin Efendisi, Silmarillion’da anlatılan olaylara dayanıyordu ama her ikisi
de orada anlatılan olaylardan çok sonra gerçekleşecekti.
J.R.R Tolkien, Yüzüklerin Efendisi’ni, tıpkı Hobbit gibi bir çocuk kitabı
olarak yazmayı düşünmüştü, ama kitap git gide daha da karanlık bir hal aldı ve
yazımda daha da ciddileşti. Hobbit’te anlatılan olayların tam bir devamı olan
bu eser, Tolkien’in Silmarillion’da anlattığı olaylara dayanarak yeni bir olay
kurgusunu ele almaktaydı. Tolkien’in fantezi dünyası üzerindeki etkisi,
Yüzüklerin Efendisi’nin başarısına da bağlıdır.
J.R.R Tolkien öldüğü güne kadar, Orta-Dünya’nın çalışmalarına devam
etmiştir.. 1977 yılında, oğlu Christopher, babasının bıraktığı notları
derleyerek, Silmarillion’u bir ciltte toplayarak yayınlamıştır. Yayınladığında
ise babası J.R.R Tolkien hayatta değildi. Christopher Tolkien 1980 yıllarında
ve ömrünün büyük bir bölümünde babasının kendisine bıraktığı notları
derleyerek, ‘Bitmemiş Öyküler’ adı altında kitabını yayınlamıştır. İlerleyen
yıllarda ise, geri kalan yoğun çalışma notlarını da derleyerek, ‘Orta-Dünya
Tarihi’ni anlatan on iki ciltlik seriyi yayınladı. Bu seri de, daha önce
yayınlanmamış ve bitmemiş, Tolkien’in deneme amaçlı yazdığı, farklı başlangıç
ve sonlar içeren notlarını barındıran çalışmalarını kapsıyordu. Yüzüklerin
Efendisi ve Hobbit’i bile birbirine bağlayan bir çalışma bile yoktu çünkü buna
zaman bulamamıştı. J.R.R Tolkien 1965 yılında, bu amaçla, Hobbit’i yeniden
yazacağını söylemişti ama bu isteğini asla gerçekleştirememiştir.
Yüzüklerin Efendisi özellikle de 60’lı yıllarda çok popüler bir hale
gelmiştir. Bir kült haline gelmesi ise “Amerika”da yayınlanmasından sonra
başlamıştır. Aynı zamanda, hem satışların hem de okuyucu araştırmalarının
gösterdiği istatistiklere göre, yirminci yüzyılın en çok okunan kitabı olma
özelliğini taşımaktadır. Ayrıca amazon.com’un 1999 yılında ki yaptığı
araştırma, okuyucuların Yüzüklerin Efendisi’ni yaşadığımız milenyum’un kitabı
olarak seçtiğini gösterektedir..
J.R.R Tolkien’e Ait El yazmaları
Yüzüklerin Efendisi ilk olarak “Büyülü Yüzük” olarak isimlendirilmişti ve
bu ilk notlar Wisconsin’de ki “Marquette Üniversitesi’ne bin beş yüz sterline
satılmıştır. Genel toplamda ise on bir bin sayfadan ve bazı resimlerden oluşan
bu notların orijinalleri ise Oxford’da ki Bodleian Kütüphanesinde
bulunmaktadır..
J.R.R Tolkien ve Diller
J.R.R Tolkien’in akademik kariyeri ve edebi yayınları, onun dil ve
filolojiye olan sevgisi ile bir bütünden farksızdı. Antik Yunan filolojisinde
derin bir bilgiye sahipti ve 1915’te eski İskandinav dillerinde özel bir
dereceye sahipti. J.R.R Tolkien 1918 yılında, Oxford İngilizce Sözlüğü için
çalıştı. 1920’de Leeds Üniversitesi’nde çalışırken, öğrenci sayısını 5’ten
20’ye çıkardı. Eski İngiliz Tarihi ve şiirleri, çeşitli eski İngiliz ve Orta
Çağ İngiliz tarihi eserleri, eski ve ortaçağ İngiliz filolojisi’nin yanında
Alman filolojisine giriş, Gotik ve Ortaçağ “Gal” dili gibi çeşitli konularda
bir çok dersler vermiştir.
Tüm bunların yanında kendisi bir Dil bilimci olarak çalışmalarına yapay
diller oluşturmada da hem yeteneği hem de bu yönde kendisinin bir arzusu vardı.
Quenya ve Sindarin dilleri ise, bu yapay dillerin en gelişmişleriydi. Bu iki
dil, J.R.R Tolkien’in yarattığı mitolojide de yer almaktadır. Quenya ilk olarak
‘Elvenlatin’ diye adlandırılmıştı. Bunun nedeni ise ses düzeni Latinceye göre
ayarlanmıştı ve Fin ve Yunan dillerinden de çeşitli parçalar taşıyordu.
J.R.R Tolkien, dillerin kesinlikle mitolojiden ayrılamayacağına inanıyordu
ve ve dil konusunda da fazlasıyla ilgiliydi. J.R.R Tolkien’in fantezi
edebiyatında ki etkisi ve sözlüklerde yer alan sözcüklerin kullanımında muazzam
olmasa da bıraktığı etkiler kalıcı olmuştur. Özellikle de “Elfish” ve ‘Dwarfes’
kelimleri yerine, ‘Dwarves’ ve ‘Elvish’ kelimelerinin kullanılması ise buna en
büyük örnek gösterilebilir.. Bu kelimeler ise neredeyse kullanılmıyordu..
J.R.R Tolkien ise bu geleneği yeniden başlattı ve ‘Legendarium’ ‘eucatastrophe’
gibi sözcükleri de Tolkien’in eserleriyle birlikte çok daha fazla
kullanılmaya başlandı.
J.R.R Tolkien’in Tüm Eserleri
1925 - Sir Gawain And The Green Knight (Editör, E.V.
Gordon ile birlikte)
1936 - Beowulf: The Monsters
And The Critics
1937 - Hobbit
1939 - Fairy Stories
1949 - Farmer Giles Of Ham
1957 - Yüzüklerin Efendisi
1962 - The Adventures Of Tom Bombadil
1967 - Smith Of Wootton Major, The Road Goes Ever On
Ölümünden Sonra Yayınlananlar :
1976 - The Father Christmas Letters
1977 - Silmarillion
1980 - Unfinished Tales
1981 - The Letters of J.R.R. Tolkien
1982 - Mr. Bliss
1983 - The Monsters And The Critics And Other Essays,
Kayıp Öyküler Kitabı 1
1984 - Kayıp Öyküler Kitabı 2
1985 - The Lays Of Beleriand
1986 - The Shaping of Middle-Earth
1987 - The Lost Road and Other Writings
1988 - The Return Of The Shadow
1989 - The Treason Of Isengard , The War Of The Ring
1998 - Roverandom
2007 - Húrin'in Çocukları
______________________________________________________________
Bu Biyografi tarafımdan tekyuzuk.com için yazılmış olup izin alınmadan yayınlanması yasaktır!
İsa Dağ "Sauron"
1 yorum:
Güzel..
Yorum Gönder